Cesaretle Sevişenler

Hep söylerler,

“Sanatçılar topluma örnek olmalı” diye…

Ve eklerler,

“sanatçıları örnek almalıyız, saygı göstermeliyiz”

*

Sanatçılar topluma örnek midir?

Tartışılır…

*

Sanatçının davranışları,

toplumun değer yargılarını da,

gelenek ve göreneklerini de,

hatta telefon tutuşlarını bile değiştirebilir.

*

Sanatçıyı örnek alan kişiyi;

bir süre sonra,

“mafya” kılığında adam öldürürken de,

“araba çalarken de”  görebiliriz..

*

Tersi de olabilir;

yere tükürmeyen,

argo konuşmayan,

hırsızın karşısında olan

biri olarak da görebiliriz…

*

Konuyu açayım…

“Cesaretle sevişenler”  vardır…

Bunlar örnektir bize…

Yanlış anlamayın,  ifade böyle medya da…

Tabuları yıkan(!)  sanatçılardır bunlar.

Sevişirken aldıkları zevki,

kameralara yansıtırlar…

“Başarılı sanatçılardır”(!) yani…

*

Bir de, kötü yola düşmüş kadınlarımız vardır.

 “cesaretle seviştiklerinde”,

adları “fahişe”ye çıkar…

*

Deniz Seki’miz vardır bizim…

Sanat güneşimiz…

İlk şarkı yarışmasında jüri olan,

Bayhan için,

“cezaevinde yatmış adam sanatçı mı olur”

dedikten sonra,

ulvi bir tavır göstererek, 

‘Jüri üyeliği’nden bile istifa etmiş biridir kendisi…

*

Deniz Seki,  Bayhan’ı dışlayan ama,

evli bir klarnet ustasıyla,

kamuoyu önünde aşk yaşayan,

uyuşturucu yüzünden cezaevinde yatan,

örnek bir sanatçıdır(!)

*

Şimdi muhafazakarlığıyla bilinen Tosya’da sahne alacak,

Belediye;  vatandaştan topladığı paranın,

bir kısmını o’na verecek…

*

Karşı mıyım Deniz Seki’nin sahne almasına?

Hayır,  asla karşı değilim!

*

Karşı olduğum,

“Tencere dibin kara” türünden yaşıyorsak eğer,

bırakalım insanları dışlamayı…

Yani,

Hovardalık yapan zengin erkeğe “çapkın”,

Fakirine  “ahlaksız” demeyi…

Sevişen zengin- sanatçı kadına “çapkın” deyip,

Fakir kadınımızda “fahişe” demeyi …

Ya da,

Cezaevinden çıkan” garibi”  dışlayıp, iş vermeyip;

akabinde başka birilerini konvoylarla karşıladıktan sonra,

“Türkiye seninle gurur duyuyor” demeyi bırakalım…

*

Sağlıcakla kalın…