Ermeni Meselesi Paneli Düzenlendi

featured

Üniversitemizde Tarihi ve Siyasi Yönleriyle, Ermeni Meselesi Paneli
Düzenlendi

Üniversitemiz Türk Dünyası
Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından Tarihi ve Siyasi Yönleriyle Ermeni
Meselesi Paneli düzenlendi.

3 Mart Konferans Salonu’nda 27
Şubat 2014 tarihinde düzenlenen panele Rektörümüz Prof. Dr. Seyit AYDIN,
Fakülte Dekanlarımız, Yüksekokul Müdürlerimiz, Akademik ve İdari personelimiz
ile öğrenciler katıldı.

Oturum başkanlığını Türk Dünyası
Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hacı Ahmet ŞİMŞEK’in yaptığı
panele TOBB Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr.
Toğrul İSMAYIL, Üniversitemiz Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Mehmet Serhat YILMAZ ve Karabük Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim
Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali ASKER panelist olarak katıldı.

Panelin başında Ermeni sorunun
ortaya çıkışı ile ilgili katılımcılara bilgi veren ŞİMŞEK; Osmanlı Devleti
zayıflamaya başlamasıyla Türk-Ermeni ilişkilerinde de bir bozulmanın
yaşandığını ve batılı ülkelerin Osmanlı Devleti’ni bölerek bölgesel çıkarlarına
ulaşabilmek için Ermenileri Türk toplumundan koparmayı hedeflediklerini
belirtti. ŞİMŞEK: “Türklerin iyi tutumuna karşın, yabancı devletlerle ittifak
etmek suretiyle Türklerle mücadeleye başlayan Ermeniler, Batının desteğini
alabilmek için kendilerini “ezilen bir toplum” olarak göstermeye ve
“Anadolu üzerindeki egemenlik haklarını Türklerin gasp ettiği”
iddiasını dile getirmeye başladılar.

Islahat Fermanı ile Müslümanlar
ve Gayr-i Müslimler eşit statüye getirilince ayrıcalıklarını kaybeden
Ermeniler, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda, Rusya’dan işgal ettiği Doğu
Anadolu topraklarından çekilmemesini, bölgeye özerklik verilmesini veya
Ermeniler lehine ıslahat yapılmasını talep etmişlerdir. Bu isteklerle birlikte
Ermeni sorunu ilk kez ortaya çıkmış ve uluslararası bir şekil almaya
başlamıştır.” dedi.

Panelde Üniversitemiz Öğretim
Üyesi YILMAZ 27 Mayıs 1915 tarihinde kabul edilen Tehcir Kanunu hakkında
konuştu. 2015 yılının sözde soykırımın 100. yılı olacağı için bazı art niyetli
faaliyetlerin olabileceğini söyleyen YILMAZ, bu durumlara karşı bilimsel,
siyasal ve toplumsal alanlarda hazır olmamız gerektiğinin altını çizdi. Bu
meseleye farklı gözlerden bakılması ve toplumun bütün duyarlılıklarının tarihsel
manada çok iyi bilinmesinin üzerinde durdu. Kökeni Ermeni olan Türk
vatandaşlardan tehcir konusunun yeniden tartışılmasının gerektiğini söyledi.

Karabük Üniversitesi Öğretim
Üyesi ASKER ise Ermeni meselesine daha global daha kapsamlı bir şekilde bakma taraftarı
olduğunu, çalışmalarını da bu şekilde sürdürdüğünü belirtti. Ermeni meselesinin
sadece Osmanlı’da meydana gelen tehcir olayı ile sınırlandırılmasının çok
yanlış olduğunu ifade eden ASKER: “Ruslar Kafkaslara doğru genişlemek için
değişik yöntemler geliştirmiştir. Tampon bölgenin Ermenilerden oluşmasını
isteyen Ruslar, Ermeni meselesini gün yüzüne çıkartmaya başlamıştır. Bugün de
baş gösteren Osmanlı’nın tehcir olayı veya Ermenilerin Hocalı’da yaptığı
soykırım münferit olaylar değildir. Bu Rusların Ermenileri kullanarak
emellerine ulaşmak için gösterdiği çabalardır.” dedi.

Ermenileri ve işledikleri
cinayetleri kendisinden daha iyi bilen biri olamayacağını, bunun sebebinin de
ailesinin yaşadığı facialara tanık olduğunu belirten TOBB Üniversitesi Öğretim
Üyesi İSMAYIL; Türklerin Anadolu’ya yerleştiği dönemde buralarda herhangi bir
Ermeni devletinin söz konusu olmadığını ve Doğu Roma İmparatorluğu olduğunu
söyledi. İSMAYIL: “Rusya sıcak denizlere inmek için bugün bile çok ciddi
şekilde çalışıyor. 1946 yılında Sovyetler Birliği Bakanlar Kurulu Kararı ile
Ermenistan’da yaşayan Türkler topraklarından sürüldü. Bunun nedeni ise nüfusu
az olan Ermenilerin sayısını daha çok göstermekti. En son yapılan sürgün ise
1988 yılında yapılan sürgündür. Ermenistan’da bir hafta içerisinde 350 binden
fazla Türk topraklarından çıkarıldı. Bugün bunu hiç kimse konuşmuyor. Bu
katliamlar Hocalı katliamı ile de devam etmiştir.  Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj SARKISYAN açık
şekilde Hocalı Katliamını bilinçli bir şekilde yaptıklarını itiraf etmiştir. Bu
tür mezalimlere sistemli bir şekilde çalışmazsak sesimizi hiç kimseye
duyuramayız.” dedi.

Rektörümüz AYDIN panelin sonunda
yaptığı konuşmada Ermenilerin yaptığı mezalimin çok ağır olduğunu fakat
bunların iyi duyurulmadığını belirtti. AYDIN: “Doğu Anadolu’da yaşanmış kötü
olaylar saymakla bitmez. Ermeniler fazlasıyla katliam yaptı; ama bizler bunu
fazla anlatamadık. Bizim bu katliamlar karşısında çıkaracağımız dersler vardır.
İlk önce zayıf düşmememiz lazım. Zayıf düştüğümüz zaman düşmanlarımız bu
fırsatı kaçırmaz. Bu katliamlar sadece Anadolu topraklarında değil, bütün
dünyada bu şekilde. Kazakistan’da 1913’te Türk nüfusu 7 milyonken bugün ise 12
milyondur. Yani 1913’ten bugüne kadar artış bu mu olmalıdır?
Bu yaşanan olayları unutturmamamız ve gelecek kuşaklara da bunun doğru
aktarılması gerekmektedir.” dedi.

Panel, Rektörümüz AYDIN’ın
panelistlere Üniversitemizin hediyelerini takdim etmesiyle sona erdi.

Ermeni Meselesi Paneli Düzenlendi

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

deneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - sahabet giriş - Aviator oynadeneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - sahabet giriş - Aviator oyna