ÇATIRDAYAN YUVALARIMIZ-2

Dünden devam

*Buraya kadar ortaya çıkan tablo her ne kadar üzücü olsa da başka ülkelere göre daha iyi durumda olduğumuz da bir gerçek. Batılı ve modern toplumlara göre Türk ailesinin hala sağlam ve korunmalı bir yapı olduğuna dikkat çeken uzmanlar “Toplumsal gelişme ve kültürel değişmenin bir etkisi olarak bizdeki boşanmaların gelecek yıllarda artması da muhtemel. Bu açıdan bakıldığında özellikle ilk yıldaki boşanma oranlarının geçmiş yıllara göre artıyor olması bunu doğrulamakta. Bunun en temel nedeni ise, birincisi uygun eş seçimi noktasında gençlerin acele karar veriyor olması, ikinci nedeni ise, evlilik içinde oluşan sorunlara çözüm aramada hem yetersiz hem de dayanıksız kalması. Bir kere gençlerde oluşan evlilik algısı ve evlilikten beklentiler çok hızlı bir değişim gösteriyor, bu değişime ayak uyduracak rollerin yeniden tanımlanması, özellikle erkek-kadın ilişkilerinde evliliğin tek geçerli kurum olduğu bilgisinin yeniden gençlerde oturtulması gerekiyor.” 

*“Muhafazakarlığın temelinde inanç, iman, ahlak, manevi ve ahlaki değerler vardır. Bunlar muhafaza edilince aile ayakta kalır. Ama gün geçtikçe bu değerlere hücumlar artıyor, aile kalesi bombardımana tabi tutuluyor, büyük sarsıntılar, yıkımlar yaşanıyor” diyen uzmanlar, başta TV olmak üzere medyanın, iletişim teknolojisinin ve internetin yaygınlaşmasının, büyük şehirlerin en modern semtlerinden Anadolu’nun en ücra köylerine varıncaya kadar ulaşmasının, internetin versiyonlarının kontrolsüz biçimde kullanılmasının aile bireylerini birbirinden koparttığını, yalnızlaştırdığını, kendi içine kapattığını belirtiyor.

 *Modern çağ insanının içine düştüğü ben merkezli hayat algısı belki de en büyük zararı evlilik kurumuna, aileye veriyor. Yalnızca kendi ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmadığına, kendi mutluluğuna odaklanan eşler karşı tarafın sevgi, ilgi ve sorumluluk açısından ne beklediğine dikkat dahi etmiyor. Hal böyle olunca evlilikler ya birinin idare etmesiyle mutsuz bir biçimde devam ediyor, ya da en ufak bir kırılma noktasında son buluyor. Oysa aile kavramından bahsedebilmek için önce bir olmaktan, birlik olmaktan, birlikte düşünüp, birlikte hareket etmekten haberimizin olması gerekiyor.

*Tüm bunların yanı sıra kadın ve erkeğin çevresi de boşanmayı zihinde kolaylaştıran bir etkiye sahip. Kendi mutluluğunu önceleyen insan, yakınları söz konusu olduğunda da aynı tavrı sergiliyor. Evladının evliliği sallantıda olan kimi anne babalar, kızı yahut oğlunun hatalarına bakmadan karşı tarafı yargılıyor ve kendi çocuğunun mutsuzluğuna odaklanarak boşanma kararını destekliyor; hatta ilk dile getiren oluyor. Oysa böylesi hayati konularda kendisiyle istişare edilenler, fikirlerini dile getirmeden önce etraflıca düşünmeli, her iki tarafı da dinleyerek adaletle hükmetmeye özen göstermelidir. Hata kimdeyse veya kimin ne hatası varsa onu açık yüreklilikle söyleyebilmeli. Tıpkı ayette belirtildiği gibi hakkı ve sabrı tavsiye edebilmeli. (Asr, 3)

*Erkeklerde evlilik sorumluluklarını yerine getirmede bir sıkıntının önemli ölçüde yerleştiğini, kadınların da kocalarına karşı eski saygılarını kaybettiğini söyleyebilmek mümkün. Özellikle bu sonuç; yaşam biçimi değişmiş, refah seviyesi artmış, eğitim düzeyi yükselmiş kesimlerde daha da belirgin hale geliyor. Dolayısıyla; yaşama bakışı muhafazakar olsun olmasın bu sonuçlar hepsini kapsamakta. Ancak; hala ülkemizde bıçak kemiğe dayanmadan boşanmalar çok yüksek görünmüyor. Boşanma istatistiklerine bakarsak; kaba boşanma hızı 2009 yılında binde 1,59 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran dünya ölçeğinde oldukça düşük bir orandır. Boşananların evlilere oranı ise yüzde 4,8.

*Belli başlı boşanma sebeplerini şu şekilde sıralamak mümkün: Alkol, uyuşturucu bağımlılığı, şiddet kullanılması, cinsel mutsuzluklar ve uyuşmazlıklar, dini yaşantıda eksiklikler, eşlerinin birbirlerine denk olmaması, Tv alışkanlığı, kadının ailesine gönderilmemesi, eşlerin birbirlerini aldatması, ihanetlerin yaşanması, internetin kontrolsüz kullanılması, çocuklarının olmaması, ikinci evlilik yönelimi, gelin kaynana anlaşmazlıkları…

*Ayrıca Türkiye’de henüz yeterli araştırma yapılmadı, ama 2009’da Amerika’da yapılan bir araştırmada her beş boşanmadan birine sebep facebook gösteriliyor. Eski arkadaşları buluşturan ve yeni arkadaşlar bulmaya yarayan site, evlilikteki sorunları artırıyor.Bu “virüse” gafil bir şekilde yakalanan, iradesine söz geçiremeyen, hakimiyetini kaybeden kişiler farkına varmadan kendini bir “kapanın” içinde buluyor, zehirleniyor ve ciddi bunalımlara giriyor.

 

Okunma Sayısı : 52

 

ÇATIRDAYAN YUVALARIMIZ-2

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!