Dilenci Türkiye’den “projelerin efendisi” Türkiye’ye..

Hani
takvim yapraklarında “tarihte bugün” kısa notlarını okur, tarihe
not düşülmüş olayları ve tarihe mühür vurmuş insanları hatırlarız; hatıralarını
kimi zaman insanlığımızla sevinç ve gurur duyarak, kimi zaman da hüzünle
yadederiz. İki hafta önce haftanın en çok konuşulan tarihi şahsiyeti kuşkusuz
ki, Mimar Sinan’dı. Aziz insan Sinan, eserleriyle/projeleriyle farklı farklı
programlarla anılırken, içinde bulunduğumuz yüzyılın Türkiye coğrafyasına damga
vuran projeleri de bu bağlamda gündeme geldi. Sinan ve eserleri üzerine söz
edebilecek yetkinlikte değilim; onun için bu konulardaki merakımızı ancak
uzmanlarından okuyarak/dinleyerek belli tatminlere ulaşabilmeyi bir vefa anması
olarak not edip, içinde bulunduğumuz 21’nci yüzyıldaki Türkiye projelerine
bakmak istiyorum.

“Bir
zamanlar”
diye başlayan bir cümle ile konuya girmeye kalksam, eminim
bir çok insanımız sanki artık çok çok gerilerde kalmış asırlar ötesine
nostaljik bir göndermede bulunduğumu düşünebilirler. Oysa “bir zamanlar”
giriş ifadesiyle kastettiğim zaman dilimi çok eski değil; 15 yıl öncesi ile
geriye doğru sarkıtılabilecek yakın tarihimizden kesitler içeriyor.

İşte
o “bir zamanlar”da, köye çeşme yaptırmanın, ilçeden ilçeye tek
şeritli toprak yol yapmanın, dere yataklarına köprü yapmanın, şehirlerde kavşak
düzenlemenin ya da 3-5 sosyal konut yapmanın “proje”, hatta zaman
zaman abartılarak “mega proje” diye sunulabildiği bir Türkiye’yi
yaşı 30’u aşkın olan herkes hatırlayacaktır. O tarihlerde gerçekleştirilen
ulusal ölçekteki iki elin parmak sayısını geçmeyen birkaç barajı, birkaçyüz
km.’lik otoyolu ayrı tutarsanız, kendi kendimizi avuttuğumuz, daha doğru bir
ifade ile siyaset erbabının milleti avutup uyuttuğu projelerimiz böylesine
basit, derme çatma, hiçbir gelecek vizyonu içermeyen yatırımların ötesine
geçmiyor, geçemiyordu.. tabi bu arada siyasi otoriteye yakın duran müteahhitler
hariç. Bu işin acınası asıl yönü ise daha çok uluslar arası finans
merkezlerinde yaşanan “aşağılayıcı” senaryolardı.

Proje
diye sunduğumuz yatırımlar için kapı kapı dolaşıp sokak dilencisi gibi finansal
kaynak aradığımız yılların unutulmaz ifadesiyle “70 sente muhtaç”
olduğumuz o günlerden, IMF onayı alınamadığında memuruna maaş ödenmesinin zora
girdiği günlerden bugünlere geldik. Müflis bir ülke olmanın eşiğinden
döndüğümüz günlerin üzerinden henüz 14 yıl geçti ve o günlerden bugünlere
geldik.

Çok
farklı sektörlerden örnekler sıralamaya kalksam bu köşe çok yetersiz kalır;
TUBİTAK’ın son yıllarda imza attığı teknolojik ataklar, Savunma Sanayii
Müsteşarlığının domine ettiği Savunma araç ve gereçleri, uydu teknolojileri,
otomotiv sanayii ve daha niceleri..

Türkiye’nin
kamu ve  özel sektör eliyle
gerçekleştirmekte olduğu mega projelerin toplam maliyeti 130 ülkenin milli
gelirini geride bıraktı. Türkiye’nin çehresini değiştirecek projelerin mali
büyüklükleri de dikkati çekiyor. Son birkaç yılda Türkiye’nin gündemine gelen 21
mega projenin mali büyüklüğü 138 milyar doları aşıyor.

Şöyle
bir çırpıda sıralayabileceğimiz bu projelere göz attığımızda nereden nereye
geldiğimizi ispat için hiçbir kanıta ihtiyacımız kalmaz.

Sinop
Nükleer Santrali: 22 milyar dolar; Akkuyu Nükleer Santrali: 20 milyar dolar;
İstanbul-İzmir Otoyolu: 16 milyar dolar; Müşterek Taarruz Uçağı: 16 milyar
dolar; Kanal İstanbul: 15 milyar dolar; İstanbul’a 3. havalimanı: 10 milyar
dolar; Marmaray: 5 milyar dolar; Haydarpaşa Liman Projesi: 5 milyar dolar; Ankara-İstanbul
YHT: 4 milyar dolar; Sivas-Kars YHT: 4 milyar dolar; Ankara-İzmir YHT: 4 milyar
dolar; Yavuz Sultan Selim Köprüsü: 3,5 milyar dolar; ATAK Helikopteri: 3,3
milyar dolar;  Yeni Tip Denizaltı: 2,7
milyar dolar; Ankara-Sivas YHT: 2,5 milyar dolar; A400M Ulaştırma Uçağı: 1,7
milyar dolar; Avrasya Tüneli: 1,3 milyar dolar; M60 Tank Modernizasyonu: 687
milyon dolar; Mayın Avlama Gemisi: 625 milyon dolar; Sea Hawk Deniz
Helikopteri: 557 milyon dolar; ALTAY Milli Tankı: 500 milyon dolar.

Geçen
hafta içinde  Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’la bir söyleşi gerçekleştiren, Ak Parti
muhalifliğinin bayraktarlığını kimseye kaptırmayan Doğan Medya grubu
gazetelerinden Hürriyet’in temsilcisi Deniz Zeyrek imzalı haberde, sadece
Sayın Bakan Yıldırım’ın sorumluluk alanındaki 7 proje üzerinde durulması, diğer
mega projelere haberde hiç atıfta bulunulmaması eksikliğini umarım tamamlamaya
bir katkımız olmuştur.

Dilenci Türkiye’den “projelerin efendisi” Türkiye’ye..

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Giriş Yap

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

deneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - en iyi casino siteleri - en iyi casino siteleri - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - elektronik sigaradeneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - en iyi casino siteleri - en iyi casino siteleri - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - elektronik sigara