Yeni Türk Ticaret Kanunu ve Bölünme

Yeni Kanun’un bölünme konusunda getirmiş olduğu düzenleme uygulama ile paralel olup tam ve kısmi bölünme olarak düzenlenmiştir. Sistematik olarak incelediğinde yerinde olan bu düzenlemenin tam ve kısmi bölünme ile ilgili tanım içerdiği görülmektedir. Bölünme işlemi özellikle gereğinden çok veya hızlı büyüyen, birden çok sektörde yada bölgede faaliyet gösteren ortaklıkların dağılmasını engellemek ve şirketlerin esas faaliyet konularına dönmesi amacıyla yapılmaktadır. Bunun yanında ortaklık yapısında çıkan uyuşmazlıkların giderilmesi açısından bölünmenin faydalı olduğu da söylenebilir. Yeni TTK hükmüne göre; tam bölünme, şirketin tüm malvarlığının bölümlere ayrılması ve diğer şirketlere devrolunmasıdır. Tam bölünüp devrolunan şirket tasfiyesiz infisah eder (sona erer) ve unvanı ticaret sicilinden silinir. Kısmî bölünmede ise, bir şirketin malvarlığının bir veya birden fazla bölümünün diğer şirketlere devrolunması söz konusudur. Şirketten ayrılan bölümlerin sicilden silinmesi söz konusu değildir. Şirketten ayrılan kısımlarla yavru şirket kurmak amaçlanabilir. Bu durumda bölünmeden sonra oluşacak yeni malvarlığı yavru şirkete külli halefiyet yolu ile geçmeyecek, ancak ayni sermaye olarak konulabilecektir. (Madde 159-179)

Bir sermaye şirketinin şahıs şirketine bölünmesi mümkün değildir. Yeni TTK’nın 160. maddesi, sermaye şirketleri ve kooperatifler için ancak sermaye şirketlerine ve kooperatifler bölünme imkanı getirmektedir. Dolayısıyla, bir sermaye şirketinin şahıs şirketine bölünmesi mümkün olmadığı gibi tersi de mümkün değildir. Bu yasağın aşılması tür değiştirme yoluyla mümkün olabilecektir. Bununla birlikte sermaye şirketlerinin kendi türleri içinde bölünmesi mümkündür. Kısaca bir anonim şirket, bir limited şirkete bölünebilecektir. Buna karşılık bir anonim şirket şahıs şirketine bölünemez ve tersi de mümkün değildir. Söz konusu düzenlemenin alacaklıları korumak amacıyla getirildiği düşünülmektedir.

Yeni TTK’da bölünme işlemleri ile ilgili olarak ikili bir sorumluluk öngörülmüştür. Bu düzenleme bölünmeye katılan şirketlerin ikinci derece sorumluluğu ile ortakların kişisel sorumluluğunu ayrı ayrı düzenlemiştir. Buna göre;

• Bölünmeye Katılan Şirketlerin İkinci Derece Sorumluluğu: Bölünme sözleşmesi veya planına göre, bölünen şirketin bazı borçları, bölünmeye katılan şirketlerden birine devredilmişse, kısaca borç o devralan şirket tarafından ödenecekse, fakat ödenmemişse bölünmeye katılan diğer şirketler bu ödenmeyen borçlardan müteselsilen sorumlu olurlar. Borcu ödemekle yükümlü olan şirket bu borçtan birinci derecede sorumludur. Kısaca birinci derecede sorumlu şirkete başvurmadan ikinci derece sorumlu şirketlere başvurulamaz.

• Ortakların Kişisel Sorumluluğu: Bölünme öncesinde sorumlu olan ortakların sorumluluğu birleşmeden sonra da devam eder. Ancak borçların bölünme kararının ilanından önce doğması ve sebebin bu tarihten önce oluşması gerekmektedir. Bu sorumluluk üç yıllık bir zamanaşımına tabidir. (Madde 176), (Madde 177)

Yeni Türk Ticaret Kanunu ve Bölünme

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

deneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - sahabet girişdeneme bonusu veren siteler -
deneme bonusu veren siteler
- Goley90 - tiktok takipçi satın al - instagram likes - istanbul escort - mecidiyeköy escort - bakırköy escort - postegro - istanbul escort - Baywin - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu veren siteler - sahabet giriş