Hz. Âdem’in evlatlarının ve Hz.
Peygamberin ümmetinin hayata bakışı nasıldır? Ya da hayat düsturu nasıldır,
nasıl olmalıdır?

Elbette Âdemoğulları dünyadaki
tüm iş ve işleyişleri, fiillerinin istikameti itibarıyla ibadet, eşyayı
tanımlama bakımından bakışları hikmet, ilişkiler babında aralarında merhamet,
kulluk bilinci itibarıyla tüm gayeleri marifet nazarı olmalıdır.

Eğer insanoğlunun
yolculuklarından biri, insandan rabbe yolculuk dediğimiz yürüyüşü ibadet
maksatlı olursa bu kulluk ibadeti hem yaratan tarafından hem de bilinçli kul
tarafından tanımlanmıştır. İnsandan insana olan yolculuk ibadet olursa
kardeşlikkendiliğinden ihya edilmiş olur. İnsandan tabiata olan yolculuk ibadet
perspektifinden olursa bu yeryüzünün selameti olur. İşte bu şekillerle teşekkül
eden dünya cennet olur; cennet ise hayat olur. Yoksa yerin ve durağın neresi
olursa olsun hiç biri salimen ve sadıkan huzur mekânı olmaz.

Âdemoğlunun nazarı, hikmete eksenli
olursa, bakışı kulnazarı olur. İnsânîtüm muamelelerinde merhamet olursa huzur
kendiliğinden tesis edilmiş olur.

Ya ehli tuğyan, şeytan ve
cehennem yaranları böylemi?

Onların hayata bakışı güç
kullanmak veya güce boyun eğmek şeklinde olur. Ya kendileri güç merkezinde
dururlar, ya da güçlünün gölgesinde güç devşirirler. Onların değerleri yoktur.
Kıymet bildikleri ya mideleridir ya da şehvetleridir. İnsan ve diğer canlılarla
ilişkisi haz merkezli olacağından ruhuna hizmet etmez şehvete hizmet eder.
Menfaat önde olacağından da her şeyi kendi beninden ve kendi çıkarından hareket
edeceğinden kavgacıdır ve anarşisttir.

İstiklal Şairi Mehmet Akif ERSOY
üstadımızın bundan yıllar öncesinden bakın islam âleminin derdine ve
Müslümanların sağır tarafına nasıl haykırarak seslenmiştir. İyi okur ve gerçek
yönüyle bakarsak bu gün bile ne kadar taze olduğunu, sanki yanı başımızdan
birinin bize seslendiğini hisseder gibi oluruz. Şimdi bu üstadımızın şiirini
bir kez de bu maksatla okuyalım.

Sizi bir aile efradı yaratmış Yaradan;

Kaldırın ayrılık esbabını artık aradan.

Siz bu davada iken yoksaiyazen-billah,

Ecnebiler olacak sahibi mülkün nagah.

Diye dursun atalar: ‘Kal’a içinden alınır.’

Yok ki hiç bir kişiden… Millet-i merhume sağır!

Bir değil mahvedilen devlet-i islamiyye…

Girdiler aynı siyasetle bütün makbereye.

Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.

Bırakın eski hükümetleri meydandakiler

Yetişir, şöyle bakıp ibret alan varsa eğer.

İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir, gitti!

İşte Irak’ı da taksim ediyorlar şimdi.

Sanki bugün yazılmış gibi değil
mi? Ama Müslüman insanın, islam mütefekkiri olan insanın hayata bakışı
değişmez. Çünkü o Allah’ın nazarı ile bakar. Tüm tahlillerini kitabın süzgecinden
çıkarma gayretindedir. Önderi Rasülüllah’tır. Yolu Allah’ın yoludur.

MÜLÜMANIN HAYATA BAKIŞI

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Giriş Yap

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!