Bu günkü yazımda hani bir zamanlar “ah bir yüksek okul açılsa, Tosya’ya
fakülte gelse, Tosya şöyle olur, böyle olur, sıcak para girişi olur,
gelişir” diye sohbetler eder, fikirler paylaşırdık, hayaller kurardık ya
işte bu konuyu biraz irdeleyelim dedik. Nihayet Tosya Meslek Yüksek Okulu
açıldı, geçtiğimiz dönemde ilk mezunlarını verdi. Buraya kadar yazdıklarımız
hepimizin bildikleri, yani malumun ilanı.

     
Aslında yazacaklarım da bir çoğumuzun bildiği, şahit olduğu, dinlediği ama
kusura bakmayın “amaaan bana ne” cinsinden geçiştirdiği bir mesele: MYO
öğrencilerinin barınma problemi. Bir mesele ile yakından ilgileniyorsanız,
ister istemez o mesele hakkında bilginiz oluyor. Sayın Rektör ve MYO Müdürümüz
bir çok vesile ile dile getirdiler, barınma probleminin öğrencilerin en büyük
sorunu olduğundan, bir çok öğrencinin sırf bu yüzden kayıt yaptırmaktan
vazgeçtiklerinden, acilen bu konuda tedbir alınması gerektiğinden, aksi halde
öğrencileri üniversitenin, yüksek okulun bulunduğu yerde tutmanın mümkün
olmadığından bahsettiler.

     
Peki bu geçen üç sene zarfında Tosyalılar olarak biz ne yaptık küçük kapasiteli
bir yurdun haricinde. Yeri gelmişken bu yurdu açan müteşebbisleri tebrik etmek
istiyorum. Az da olsa probleme çözüm açısından güzel bir işi, yaptılar,
yapıyorlar. Keşke hepimiz onlar kadar duyarlı olabilseydik.

     
Biz şimdilerde ne yapıyoruz? Bu yıl yeni bölümlerin açılmasıyla birlikte
ilçemize yeni gelen, kayıt yaptıran öğrenciler ne yapıyorlar, nerede yatıp,
kalkıyorlar, ne yiyip ne içiyorlar, hiç düşündük mü? Canlı olarak birinci
ağızdan yaşanan bir meseleyi aktarmak istiyorum:

     
Birisi İstanbul, diğeri Samsun’dan gelen iki kız öğrenci kayıt yaptırdıkları
günün akşamı, kayıt yaptırırken tanıştıkları, telefonunu aldıkları kafeteryada
görevli bir hanımı gece geç saatlerde ararlar. Kiralık ev bulamadıklarını,
otellerde kalmak istemediklerini, okulun önünde olduklarını, kendilerine
yardımcı olmasını isterler. Allah ondan razı olsun görevli bacımız gece o
saatte beyi ile birlikte gider ve iki misafir kızımızı evine alır, dedikodu
olur düşüncesiyle eşini tanıdıkları birisine misafir yollar. Sabahleyin de
Dörtyoldan birisini İstanbul’a, diğerini Samsun’a yolcu eder. O iki kızımız
tekrar geldiler mi, gelmediler mi bilmiyorum ama içinde bulunduğumuz acınası
durumumuza örnek olsun diye paylaşmak istedim sizlerle.Devamını yarınki yazımda
paylaşmak üzere bu günlük hoşça kalın.

TOSYA MYO ÖĞRENCİLERİ

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

Açıksöz Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!